İNAVASYON VE YENİLİK - 1
Açık
Yenilik
Açık
yenilik kavramı, bir yenilik şekli olarak literatüre ilk defa Henry Chesbrough tarafından
1960 yılındaki makalesinde yapmış olduğu, özellikle araştırma geliştirme
alanında, işletmeler arası işbirliği konusundaki çalışmadan esinlenmektedir.
Kendisi
ayrıca Kaliforniya Üniversitesi Açık Yenilik Merkezi yöneticiliğini yapmakta ve
yine bu konudaki açık yenilik isimli kitabı ile de tanımlanmaktadır.
Açık
yenilik kavramı, literatürdeki konumu itibariyle, açık işbirliği, işbirliği
örüntüsü , kullanıcı yeniliği, birikimli yenilik, bilgi ticareti, toplu
yenilik ve dağıtık yenilik kavramları ile de ilgilidir.
Kavramın
tanımını, Henry William Chesbrough’un kendi kitabında yaptığı şekliyle
alacak olursak aşağıdaki şekilde Türkçeye tercüme etmek mümkündür:
‘Açık
yenilik, işletmelerin iç ve dış pazarlama, teknoloji geliştirme gibi amaçlar
için, işletme içi fikirleri kullandığı kadar, aynı zamanda işletme dışı
fikirleri de kullanabileceği ve kullanması gerektiği üzerine kurulu bir
paradigmadır’.
Aynı
zamanda açık yenilik, iş ortakları ile risk ve başarıların paylaşımı anlamında
da gelmektedir ve yeniliğin içeri ve dışarı doğru kolayca geçebileceği kabulü
üzerine kurulmuştur.
Yine
açık yenilik fikrinin merkezinde, bütün dünyaya dağılmış ve sürekli
hareket halindeki bilgi ve yeniliğin sadece bir şirket merkezinden yönetilerek
rekabet edilemeyecek kadar büyük olduğu gerçeği yatmaktadır.
Açık
yenilik kavramı, işletmenin dışında gelişen bu yenilikleri takip etmesi ve
gerekli gördüğü yeniliklerin patent veya lisans ücretlerini ödeyerek kendi
teknolojik gelişimine adapte etmesi gerçeğine dayanır.
Aynı
zamanda işletme içerisindeki yeniliklerin de aynı şartlarla dışarıya
açılması kabulü yapılmaktadır.
Açık
yenilik sadece kaynak olarak yeniliğin açık olması ve bir kaynak erişim ve
paylaşımının dışında, yeniliğin ve bilginin
yönetiminde de farklı bir bakış açısı sunar.
Buna
göre istihdam, entellektüel sermaye, fikir hakları, bu fikri hakların üretilmesi
için geçen teknik ve araştırma süreçleri iyi anlaşılmalı ve hem içerideki
hem de dışarıdaki yenilik fırsatları doğru şekilde takip edilmeli ve
işletmenin mevcut kaynak ve yeterlilikleri ile entegre edilebilmelidir.
Avantajları
Açık yenilik, küresel işbirliği içerisindeki
işletmelere bazı avantajlar sunar.
Bunlar aşağıdaki şekilde sıralanabilir.
Araştırmanın tek merkezden yönetilmesine göre daha
düşük maliyetli araştırma geliştirme imkanları sunar
Ürün geliştirmede potansiyel yenilikler sunar.
Geliştirme sürecinde, müşteri katılımını erkene alır.
Müşteri hedefleme ve Pazar araştırmasında daha kesin
sonuçlara ulaşılmasını sağlar.
İç ve dış yenilik kaynakları arasında potansiyel
sinerji sunar.
Potansiyel olarak viral pazarlama sunar.
Dezavantajları
Açık yenilik kavramının uygulanması bazı potansiyel
riskleri ve zorlukları beraberinde getirir.
Paylaşılması istenmeyen bazı bilgilerin açık edilmesi
Fikri mülkiyetin açık edilmesinden doğan bazı
rekabet avantajlarının yitirilmesi
Dışarıda geliştirilmiş bir yeniliğin işletme bünyesine
alınmasında ve hatta yenilik geliştirme sürecinin anlaşılmasında yaşanacak
problemler.
Dışarıda geliştirilen yeniliklerin takip edilmesi ve
bu yeniliklerin seçiminde yaşanan güçlük.
Dışarıda geliştirilen yeniliklerin teknoloji
geliştirme sürecine eklenmesi halinde, daha önceden yapılan ve teknoloji
geliştirme için sürdürülen yenilik sürecinin yeniden yapılandırılması ve bazı
işlerin israf olması.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder