2 Kasım 2022 Çarşamba

İNAVASYON TEORİLERİ – 1

 

Motivasyon Teorisi

Motivasyon kelimesi, hem kelime anlamı olarak hem de akademik bir tanım olarak davranışı açıklamada kullanılan terimdir.

Motivasyon, bilimsel olarak insanların davranışları, istekleri ve ihtiyaçlarını açıklamada kullanılır.

Örneğin insanların yaptıkları eylemleri neden yaptıklarını anlatmak için kullanılabilir.

Motivasyon kelimesinin kökü yine İngilizcede kullanılan “motive” kelimesine dayandırılabilir ve bu kelimenin Türkçe tercümesi “güdü” olarak yapılabilir.

Yani aslında motivasyon ile kast edilen insanların eylemleri arkasındaki güdüdür.

“Güdü” kelimesinin de tanımı, motivasyon kavramının anlaşılması için önemlidir.

“Güdü” kelimesini basitçe bir eylemin sebebi olarak tanımlamak mümkündür.

Örneğin acıkan bir kişinin açlığını gidermek için yemek yemesi veya bir çalışanın işinde terfi almak için kendisine verilen işi en mükemmel şekilde yapmaya çalışması birer güdü örneğidir.

Yukarıdaki tanımların yanında motivasyon kelimesini popüler kültürün bir parçası olarak gören yaklaşımlardan bahsetmek de mümkündür.

 

Motivasyon Teorileri ve Modelleri

Motivasyon kavramına farklı açılardan bakmak mümkündür.

Genelde diyalektik olarak tez ve anti tez şeklinde iki karşı açıdan konu ele alınabilir.

Bu farklı ikilemlere bazı örnekler aşağıda sunulmuştur.

  Kaynağına göre: 

Motivasyonun kaynağının doğal güdüler veya mantıksal güdüler olmasına göre iki grupta incelenmesi mümkündür.

Doğal güdü kaynakları olarak insan doğasından kaynaklanan ihtiyaçları görmek mümkündür.

Örneğin açlık, uyku gibi bedensel ihtiyaçlar veya aile, bir gruba ait olmak gibi sosyal ihtiyaçlar doğal ihtiyaçlar olarak görülebilir.

Bununla birlikte bilişsel temelleri olan ve akıl, mantık yürütme, bilgi, hafıza, muhakeme, işleme, karar verme, dimağ oyunları gibi yöntemlerle geliştirilen güdüler ise mantıksal güdü olarak görülebilir.

 Örneğin bir kişinin topluma faydalı olmak istemesi ve bu güdüye dayanarak bir sosyal faaliyette bulunması veya kişinin kendi kişiliğini arayışı için çalışması mantıksal güdüler olarak düşünülebilir.

Süreç ve içerik ikilemi: 

Benzer şekilde motivasyonun temelleri süreç ve içerik temelli olarak da iki grupta incelenebilir.

Süreç temelli motivasyon çalışmalarında soru “nasıl” motive olunduğu iken; içerik temelli motivasyon çalışmalarında soru “neyin” motive ettiğidir.

Örneğin aynı sebep veya aynı varlık herkesi motive etmeyebilir, veya farklı oranlarda motive edebilir.

 İşte süreç temelli yaklaşımda bu motivasyonun kaynağı kadar motivasyona dönüşen süreç incelenmektedir.

Farkında olunan ve olunmayan güdüler (motiveler): 

Benzer bir bölümleme de algı üzerinden yapılmaktadır.

Motivasyonun farkında olunarak ve farkında olmadan olmasına göre de motivasyon iki grupta incelenebilir .

Kişi kendisini motive eden faktörlerin farkındaysa örneğin maaş, çalışma ortamı, ilerideki kariyer olanakları gibi farkında olduğu sebeplerle bir iş yerinde çalışmaya devam ediyorsa buna farkında olunan motivasyon ismi verilir.

 Bununla birlikte kişinin farkında olmadığı motivasyon kaynakları da bulunmaktadır.

Örneğin iş yerindeki motive edici unsurlardan birisi de çalışma ortamıdır.

Ancak herkesin farklı bir çalışma ortamı beklentisi olabilir.

Burada kişinin beğeni ve isteklerini belirleyen motivasyon faktörleri kişi tarafından bilinmeden isteniyor da olabilir.

Genelde farkında olunmayan güdüler ile ilgili çalışmalar Freud ve takipçileri tarafından yoğun şekilde çalışılmıştır.

Örneğin Ryan ve Deci çalışmalarında bir erkeğin, birden fazla eşe ilgi duymasını ve bu ilginin boşanma veya ayrılıkla sonuçlanmasını incelerken “onu da seviyordum” şeklindeki bir argümanın farkında olunmayan bir güdünün sonucu olabileceğini ortaya koymuşlardır.

Freud, ve takip eden akım, genellikle gerçek ve rasyonel hayatın tamamını bilinç altı ve farkında olunmayan güdülerin kontrol ettiğine inanmakta ve baskılanmış dürtülerin ve geçmiş hatıraların rasyonel düşünmeye baskın olduğunu iddia etmektedir.

Bu açıdan konu ele alındığında farkında olunan motivelerin de aslında farkında olunmayan motiveler tarafından kontrol edildiği düşünülebilir.

Tekil ve Çoğul ikilemi: 

Literatürdeki farklı bir bakış açısı ise motivasyon çalışmalarının tekil veya çoğul olması üzerinedir.

Bazı araştırmacılar motivasyon faktörlerini incelerken tek ve baskın bir motive faktörün üzerinde durulması gerektiğini, bu faktör dışındakilerin ya hiç olmadığı ya da önemsiz olduğunu savunurken, bazı araştırmacılar bütün faktörlerin ele alındığı çoğul yaklaşımı benimsemektedir.

İçsel ve Dışsal ayrımı: 

Motivasyonun kaynağının kişinin iç dünyası veya çevresinden kaynaklı olmasına göre iki grupta incelenmesi mümkündür.

İç kaynaklı motivasyon çalışmalarına göre, kişinin dışarıdaki herhangi bir etmenden bağımsız olarak sahip olduğu bazı güdüler bulunmaktadır.

Örneğin hayvanların sahip olduğu güdüler üzerinde yapılan çalışmalara dayanarak kişinin herhangi bir ödül veya dış etken olmaksızın zevkli bulduğu veya merak sahibi olduğu bazı konular olduğu görülmüştür.

 Bu gözlemlere dayanarak, içsel güdülerin daha çok kişinin kendi isteği ile yeni meraklar edinmesi, gözlem yapması ve bilgi edinmesi olarak özetlemek mümkün olacaktır.

Bilişim teknolojileri alanında çalışan profesyoneller üzerinde yapılan incelemelerde genel olarak kişilerin içsel güdülerinin, “bir bilgisayarın nasıl çalıştığına” duyulan merak veya kişinin bilgi edinmekten ve öğrenmekten zevk alması gibi içsel bazı güdülere dayandığı düşünülmektedir.

Dışsal güdüler ise daha çok kişinin çevresinde vuku bulan fiillerle şekillenmektedir.  

Örneğin kişinin bir ödül beklentisi ile motive olması veya kişinin herhangi bir korkudan veya cezadan kaçınmak için bir alanda motive olması genelde dış kaynaklı motivasyon örnekleridir.

Örneğin bir müsabakada seyircilerin tezahüratını alabilmek için oyuncuların daha iyi performans ortaya koyması, dış kaynaklı bir güdüdür.

Öz denetim teorisine göre kişinin dış dünyasındaki bazı güdüler zaman içerisinde içselleşebilmektedir.

İtme ve Çekme yaklaşımları: 

Motivasyon teorisinde ayrıca itme temelli veya çekme temelli olmak üzere iki farklı yaklaşımdan bahsetmek de mümkündür.

İtme temelli yaklaşımda, kişinin kendisinden kaynaklanan  motivasyon faktörlerinin kişinin belirli bir hedefe ulaşmak için  kişi tarafından çevresine yayılması, zorlanması veya itilmesi olarak düşünülebilir.

 Örneğin kişinin kaçmak, dinlenmek, sağlıklı olmak, kilo vermek, macera arayışı gibi kendisinden kaynaklı bazı sebeplere dayanarak çevresine zorladığı, çevresini değiştirmeye çalışması itme tipi motivasyonlara örnektir.

Çekme tipi motivasyonlar ise kişinin çevresinden kaynaklanan ve kişiyi çeken motivasyon örnekleridir.

Örneğin turizm işletmeciliğinde kullanılan ve kişinin tatil tercihlerini etkileyen dış faktörlerin kişi üzerinde bir çekici motivasyon etkisi yapması düşünülebilir.

Genel olarak çekem tipi motivasyon faktörlerinin itme tipine göre daha etkili olduğu düşünülmektedir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  DİJİTAL DÖNÜŞÜM   Dijital dönüşüm, toplumsal ve sektörel ihtiyaçlara dijital teknolojilerin entegrasyonuyla çözüm bulmanın ve buna bağ...